By Ares @Admin@
Mesaj Sayısı : 141 Yaş : 32 Nerden : Bursa İş/Hobiler : Web Master İsminiz : Tolga Uyarı : Parazit Forum Duyru : <center><font color=\"white\"><marquee direction=\"left\" style=\"background:red\">Vatanını Seven Görevini En İyi Yapandı.</marquee></font></center> Kayıt tarihi : 02/10/08
| Konu: Türkçe Sözcüklerin Yerine Batı Dillerinden Giren Sözcüklerin Kullanılması Salı Ekim 07, 2008 6:08 pm | |
| Türkçe Sözcüklerin Yerine Batı Dillerinden Giren Sözcüklerin Kullanılması
Radyo ve televizyon kanallarında; yazılı, sesli ve görüntülü reklamlarda; basında ve günlük yaşamda Türkçe sözcükler yerine Batı dillerinden sözcüklerin yeğlenmesi, son yılların en önemli dil sorunlarındandır. Çoğu sözcüğün yaşayan Türkçede bir karşılığı olduğu ve üretilebileceği halde, özellikle İngilizcesinin kullanılması, Batı tarzı yaşam özentisinin bir uzantısıdır.
Aşağıda günlük yaşantımıza girmiş bazı sözcüklerin Türkçe karşılıkları sıralanmıştır. Daha ayrıntılı bilgi için bkz. Yabancı Kelimelere Karşılıklar, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 1995. Yabancı Kelimelere Karşılıklar(İkinci Kitap), Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 1998.
Örnekler: absürd = saçma adisyon = hesap aircondition = havalandırma aracı agresif = sinirli aksiyon = eylem aktif = etkin aktivite = etkinlik, faaliyet ambulans = cankurtaran anons = duyuru angaje = dolu artist = sanatçı asist = yardım (asist etmek = yardım etmek) background = alt yapı, arka plan badygard(bodyguard) = koruma bestseller = çok satar bilboard = duyuru tahtası, duyuru panosu branş = dal, alan brifing = bilgilendirme (brifing almak = bilgi almak, brifing vermek = bilgi vermek, bilgilendirmek) catering = ikram center = merkez check etmek = denetlemek, yoklamak contekst = bağlam corner = köşe damping = indirim deadline = süre sonu
deep freez = derin dondurucu defans = savunma dejenere = bozulmuş dejenerasyon = bozulma deklarasyon = bildiri departman = bölüm depresyon = bunalım, çöküntü detay = ayrıntı dizayn = tasarım ( dizayn etmek = tasarlamak, düzenlemek) dizaynır = tasarımcı doküman = belge efor = çaba ekarte etmek = elemek ekipman = donanım ekonomik class = hesaplı sınıf eksper = uzman ekstre = hesap özeti e-mail = e-posta(elektronik posta), elmek (elektronik mektup) empoze etmek = dayatmak enformasyon = danışma entegrasyon = uyum enteresan = ilginç faks = belgegeçer faul = yanlış, hata fastfood = ayaküstü festival = şenlik filtre = süzgeç final = sonuç finiş = bitiş, varış first class = birinci sınıf fitness = sağlıklı yaşam flaş = çarpıcı format = biçim full = dolu, tam
full time = tam zamanlı global = küresel hit = gözde illegal = yasadışı imaj = görüntü indeks = dizin inisiyatif = üstünlük, öncelik izolasyon = yalıtım jenerasyon = kuşak, nesil jogging = koşu kampus = yerleşke kaos = karışıklık karambol = karmaşa koç (coach) = çalıştırıcı komünikasyon = iletişim komisyon = kurul konfirmasyon = doğrulama kongre = kurultay konsantrasyon = yoğunlaşma konsept = kavram kontrast = karşıt kreasyon = yaratım kreatör = yaratıcı kriter = ölçüt lanse etmek = öne sürmek, sunmak legal = yasal life style = yaşam biçimi likit = akışkan, sıvı literatür = yazın, edebiyat maç = karşılaşma makro = geniş maksimum = en çok marj = pay marjinal = sıradışı mega = büyük, dev, muazzam
metot = yöntem metropol = anakent motivasyon = isteklendirme, güdüleme minimum = en az natürel = doğal network = bilişim ağı no-frost = karlanmaz nominal = saymaca non-stop = durmaksızın, duraksız nostalji = geçmişe özlem objektif = nesnel ordövr = ön yemek over night = gecelik panorama = görünüm paradoks = çelişki parametre = değişken partner = eş part time = yarı zamanlı pasif = edilgen patent = buluş periyot = dönem periyodik = süreli perspektif = bakış (görüş) açısı platform = alan polemik = tartışma popüler = sevilen, tutulan, beğenilen pozisyon = durum pres = baskı (pres yapmak = baskı yapmak, bastırmak) prezantabl = hoş görünümlü, gösterişli, seçkin prezantasyon = sunuş prime time = çok izlenen saatler(televizyon programlarında) prodüksiyon = yapım prodüktör = yapımcı profil = (yan) görünüş promosyon = tanıtım
prosedür = izlek proses = süreç protokol = 1. Tören düzeni 2. Sözleşme prototip = ilk örnek provokasyon = kışkırtma provokatör = kışkırtıcı prömiyer = ilk gösteri radikal = kökten reel = gerçek realite = gerçeklik refüj = orta kaldırım rehabilitasyon = iyileştirme resepsiyon = kabul töreni restorasyon = onarım revizyon = düzeltme, yenilenme rölanti = yavaşlatma, askıya alma, ağırlaşltıma (rölantiye almak = yavaşlatmak) sabotaj = baltalama seksiyon = bölüm sempatik = canayakın sezon = mevsim shop = dükkân shopping center = alışveriş merkezi show = gösteri show room = gösteri yeri, sergi, gösteri merkezi spiker = sunucu spesiyal = özel sponsor = destekçi, destekleyici (sponsorluk yapmak = desteklemek) spontane = doğaçlama star = yıldız subjektif = öznel teyp = kasetçalar timing = zamanlama trend = eğilim vizyon = 1. Gösterim(vizyona girmek= gösterime girmek, gösterilmek) 2. Geniş(uzak) görüşlülük) | |
|